sanki bir türk sanat musikisi eserini icra eder gibi, oldukça mikrofonik ve dah…
yazının devamı »kış olsun. yaz olsun. fark etmez. yeter ki kadrajda uzun bir yol olsun. yolculu…
yazının devamı »tuhaf. bu sabah çıldırtan istanbul neminde, belki biraz daha eser diye her zama…
yazının devamı »şu bir gerçek ki; üç tarafımız yapay zekalarla çevrili bir biçimde yaşıyoruz. d…
yazının devamı »ne diyordu feridun ağbimiz? “ kendimi, kendimden çıkarsam sıfır kalmaz” . . dün…
yazının devamı »günahtır belki söylemesi ama dünyanın her zaman pazar sabahları gibi olmasını i…
yazının devamı »- insanlar beni yoruyor sevgilim. çok yoruyorlar. ferdi tayfur’a bağlayaca…
yazının devamı »burada insanlar güneşin kıymetini bilmiyor sevgilim. sanki dört ay boyunca gü…
yazının devamı »20 haziran pazar, 5 gibi: üç buçuk dakika uğraşıp da iğneden geçirmeyi başardı…
yazının devamı »çayın gelmesine daha on sekiz dakika var. sıkıcı bir gün. çalışasım yok. yazası…
yazının devamı »zaman her şeyin ilacı mıdır gerçekten? ya da sayılı gün çabuk mu geçer sahiden?…
yazının devamı »yaptığım işi unutup dışarıda, bizim telaşımızdan daha yavaş akan hayata dalıp g…
yazının devamı »bugün. on sekiz haziran. değişik bir şey yaptım. işe gitmedim. balkona çıktım. …
yazının devamı »92 - çene ishaline tutulmuş gibi böyle her gün yazmak burayı okuyanlar, takip e…
yazının devamı »88 - akranlarım, akrabalarım, yaşıtım olanlarım olmayanlarım ve dahi mesaidaşla…
yazının devamı »sabah: 06:55. yarım otobüs dolusu insan. gözlerimiz uykulu. yüzümüz mahmur. son…
yazının devamı »tuhaf. bugün martılar telaşlı. sanki mahallelerinde yangın çıkmış gibi çığlık …
yazının devamı »bu başlığı dün bir radyonun babalar günü reklamından sonra attım sevgili ibrahi…
yazının devamı »bazen. öyle bir zaman oluyor ki. mesela, -çok az uyunan bir gecenin devamında…
yazının devamı »balkondayım. her pazar olduğu gibi. burgaz’a ve bir tutam maviliğe bakıyorum. s…
yazının devamı »benimle eğil. hafifçe salla beni.* tutup elimden atmosferin dışına çıkar beni…
yazının devamı »