ezi - maraschino love uzun, ince bir yolda yürüyorum. karşıdan nerdeyse hepsi a…
yazının devamı »sabah. güneşi görünce tereddütsüz en uzaktaki markete gittim. sabah dediysem öğ…
yazının devamı »tuhaf müzikler dinliyorum. tuhaf derken her telden. ankara üniversitesi radyosu…
yazının devamı »louane - maman cansever’in iki satır, iki satırdır kitabını okumaya yeniden baş…
yazının devamı »sabah saatleri. gün henüz aydınlanmış. işçi ve okul servisleri hedefine varmış.…
yazının devamı »126- mutluluk : gün geçmiyor ki cebimizdeki paraya göz diken doyumsuz banka ve…
yazının devamı »geçen yıl, neredeyse bu zamanlar. elif key’in bir hikaye başlığına bağlanıp yaz…
yazının devamı »iki adam. eşkiya dünyaya hükümdar olmaz dizisinden çıkmışlar gibi. bizim şirket…
yazının devamı »hastane kafeteryasının tomurcuk kokulu çayı. yanında yağlı sade poğaçası. geced…
yazının devamı »zarifoğlu'nun yaşamak kitabını bu sefer tersten okumaya başladım. bazen yap…
yazının devamı »