sabah : peyami safa’nın bir türlü okuyamadığım ‘bir tereddüdün romanı’ gibiyim.…
yazının devamı »sabah : iki tahlil arasında dört saatim vardı. karnım açtı. anatolia derler b…
yazının devamı »sabah : zamanlamam yine kötü. altıdan beri ayaktayım. çayı demleyip jonas'…
yazının devamı »sabah : ne yapacağımı bilmediğim kocaman bir boşluk var önümde. uzun bir cumart…
yazının devamı »sabah: 06:55. yarım otobüs dolusu insan. gözlerimiz uykulu. yüzümüz mahmur. son…
yazının devamı »sabah : istanbul’un sisinde ve sabahın alacasında görebildiğim, seçebildiğim ye…
yazının devamı »sabah (square heart): bazen de yüksek ısıdan mütevellit denizden göğe yükselip…
yazının devamı »