kozyatağı carrefour. yemek katındayım
önceden tecrübeliydim 12
olmadan aldım, bitirdim yemeği. on ikiyi biraz geçince çünkü
fastfoodçuların önünde yeni çıkacak iphone kuyruğu gibi sıra oluşuyor.
...
aşağıda
bir kadın. bir mağaza çalışanı. kıyafetinden ne iş yaptığını anlamaya
çalışıyorum. başında beyaz bir şey var. şapkaya benziyor. ahçılarınkine
benziyor ama ikisi de değil. öğle paydosunda gibi.
yakın gözlüğü var. gümüş renkli telden. gözlük kabı beyaz, masada.
boynunda mavi bir şal. turkuaz mavisi.
benim dikkatimi çeken.
önündeki deftere bir şeyler yazıyor olmadı.
günlük sandım önce çünkü yarım sayfa falan yazdı. sonra başka sayfaları açtı.
sanki hesap yapıyor gibi. defterin arasından bir kağıt çıkardı. Biraz onla uğraştı. yazdı çizdi. defterin arasına geri koydu
bir kaç sayfa çevirdi. baktı. defteri kapattı.
telefonuyla uğraşmaya başladı...
benim de canım acayip çay istedi.
kadını günlüğü ve dertleriyle baş başa bırakıp iki blok ötedeki çaycıya doğru hareketlendim..
