iyi geceler bayım* - kıyılar mutedil açıklar kaba dalgalı

iyi geceler bayım*


verbum non facta kardeşimden rol çalalım bugün. yahut sosyetik adıyla intihal yapalım ve konum belirtelim. bu sabah, melike şahin ile nazan öncel’in o çok duygulu seslerinin arasında bir yerlerdeyim. hani o meşhum şarkıdaki dokunsalar ağlayacak çocuk gibiyim bayım! 

04:30 da uyandım. sonra uykuyu ara ki bulasın. uzun zaman sonra ilk kez böylesi bir uyku tutmazlık. bildiğim, düşündüğüm kafamı kurcalayan bir şey yoktu oysa. belki kendime bile itiraf etmekten korktuğum bir şey. belki başka bir şey. bilemiyorum bayım. sen biliyor musun?

ben bulamadım. 

başucumdaki ses bombasında radyo voyage’ı açtım. sonrası zaten çorap söküğü…. 

hayat dedim, her türlü zorluğuna rağmen hiç bitmesini istemediğimiz bir oyun gibi. hava kararıyor, anneler çağırıyor, yağmur yağıyor, kar yağıyor, mevsimler geçiyor, oyundan çıkanlar oluyor, oyuna yeni katılanlar  oluyor, her yeni tanışıklıkta oyun alanı büyüyor oyuncuların sayısı artıyor ve yaşımız birden elliye merdiven dayıyor ama biz hala akşam ezanıyla birlikte bizi eve çağıran anne sesinin arka fon yaptığı loş sokakta oynuyoruz gibi. hiç büyümemişiz gibi. en azından ben öyleyim. sizi bilemem bayım!

.

melike şahin - geri ver

.

* mevlana idris