28-paralel evren - kıyılar mutedil açıklar kaba dalgalı

28-paralel evren

 


şanzelize düğün salonu az evvel bitti. 42 numaralıyı yeni demlemiştim. çayı alıp bir film açma niyetindeydim. ama açmadım. pencereye yöneldim. başımı soğuk cama dayadım, durdum öyle. düşünceler geldi. düşünceler gitti. duygular keza. sonra gerçeklikler, meteorolojik durumlar, kaçışı imkansız ulaşılması güç hasretler. hepsi harman oldu. olmaya da devam ediyor.

orta yerde future continuous bir amaçsızlık. bir boş vermişlik hali. bir yerden başlama isteği. lakin yönünü ve hamleni bilememe şaşkınlığı. zemin kattan onuncu kata tırmanan oradan tüm ruhunu saran kocaman bir boşluk. yukarıdan aşağı inen yağmur bulutları gibi bir kasvet mahalli. yağmurda yürümenin kısa süreli iyileştirici etkisi. başka türlü olabilir miydiler? özlemler. çaresizlikler. pencerenin soğukluğu. sokağın kimsesizliği. başka yerde olma isteği. tesiri şimdi gözüken çok eski sözler. cevapsız sorular. niye böyle oldular.  ıslak yollar. ısrarla o başka yere ulaşma hissi. arabaların hışırtısı. beynimin gürültüsü. hala neyi bekliyorumlar? ve niçinler?  neden geçmiyorlar? ve nihayet; iki kez yüklenip de bitiremediğim başka bir oscar adaylı filmdeki (everything everywhere all at once) gibi başka bir evrene sıçramak mümkün müdürü düşünmeler. hepsi alnıma yapışan bu soğuk pencere yüzünden. daha fazla duramadım. içeri geçtim. çayın altını yaktım. üçüncü kez everything everywhere all at once filmini açtım. belki dedim bu kez bitirebilirim. ve belki bu sefer beklenen sıçramayı yapabilirim..

.

still corners - static