defaetle söylemiştim. yine söylüyorum. çünkü ölümüne kıskanıyorum onları. kanatları olduğu için. özgürce uçabildikleri için. bütün okyanusları kucaklayabildikleri için.
.
adalar üzerindeki bu kaçıncı kafile bilmiyorum. ama zarifoğlu gibi hatta hep birlikte içimizden düşünüyormuş gibi sorabiliriz.
“nereye gidiyorlar?”
nereye?
bize anlatmak istedikleri nedir?
bu gel-gitlerden öğrenmemiz gerekenler örneğin?
bulutlara, eşsiz maviliğe erişmek için o şekilsiz, çirkin, insanı boğan gri binaları yükseltmenize hiç gerek yok mu diyorlar mesela. mavi gezegene saldığımız gazların, diktiğimiz betonların sadece insanoğlunu değil tüm canlıları tehdit ettiğini mi söylemek istiyorlar?
nedir, mesele nedir?
bize öğretmek istedikleri hayatın gizi nedir, nerededir, gittikleri yerde midir?
.
* didem madak
.