sanırım buraya bahar geldi.
hava çok sakin ve de ılıman.
garip bir sevinç dalgası yayıyor ortalığa.
tabi sen alışık değilsin benim bu hallerime.
aslında kimse değil.
aslında kimse değil.
kısa
süreli de olsa faydalanayım istedim lakin elim ayağım birbirine dolaştı.
ne yapacağımı bilemedim. öğleye kadar ne yapayım diye düşündüm.
bir şey bulamadım bu tatil sabahında.sonra alışverişe diye çıktım.
sokağın başındaki küçük parka gidip oturdum, yaşlı amca ve teyzeler gibi. en gençleri bendim müdavimlerin. ki ben müdavim değildim. ama sevdim bu parkı ve etrafındakileri.
yakmayan, okşayan mayıs güneşini de sevdim. kemiklerimi ısıttım bir güzel.
iyi geldi.
sonra kuşlara ekmek, yem gibi bir şeyler atan amcayı seyrettim bir müddet. birbirine kur yapan acayip renkli güvercinleri ve karşı köşede müşteri bekleyen, beklediği müşteriler gelince hararetli bir şekilde pazarlığa tutuşan çiçekçiyi de izledim.
anlayacağın sevgilim, etrafımda hareket eden ne varsa izledim uzun uzun.
dışarıda hava muhteşemdi.
ve beynim çek git diyordu bir yerlere lakin ayaklarım ve gönlüm gitmiyordu neden bilmem.
hem ne diyordu candan hanım;
bahar geldiğinde mi ben böyle olurum
yoksa böyle olduğumda mı gelir bahar
dedim ya bilmiyorum.
ama bugün hava çok güzeldi. bunu biliyorum.
.