bize ayrılan bir yılın daha sonuna geldik sevgilim.
şairin dediği gibi çünkü; "herkes gider*"
her şey biter.
aslında üç yüz altmış beş yazı arasında en kolayının bu yazı olacağını düşünmüştüm. ama ve lakin en zoru oldu. halbuki bundan yaklaşık iki ay önce, üç yüzüncü yazı dolaylarında kafamdan bu kapanış konuşmasını da yapmıştım. ama şimdi hepsi uçtu gitti. ve onların bu yazdıklarımla hiç bir alakası yok. şu an yeni ve bambaşka şeyler doğaçlama akıyor zihnimden aşağı.
her şey biter.
aslında üç yüz altmış beş yazı arasında en kolayının bu yazı olacağını düşünmüştüm. ama ve lakin en zoru oldu. halbuki bundan yaklaşık iki ay önce, üç yüzüncü yazı dolaylarında kafamdan bu kapanış konuşmasını da yapmıştım. ama şimdi hepsi uçtu gitti. ve onların bu yazdıklarımla hiç bir alakası yok. şu an yeni ve bambaşka şeyler doğaçlama akıyor zihnimden aşağı.
derken iki bin on dört aralığını hatırlıyorum. iki bin on dört yılı, dibin dibiydi benim için. o yüzden iki bin yirmi beş yılı şam'da kayısı, çölde vaha kalır 2014 yanında. neyse o yıl sonunda, çok sevgili bir arkadaşımın önerisiyle dört günlük bir eğitim mi desem yoksa yaşam deneyimi mi desem öyle bir etkinliğe katılmıştım. orada işte son gün bir şey oldu. değerlendirme toplantısı gibi bir buluşmaydı. normalde okulda bildiği soru için bile parmak kaldırmaktan çekinen ben deniz yaklaşık yüz, yüz elli kişilik topluluk önüne çıkıp yarım saat konuşma yaptım. normalde para versen yaptıramazdın bana böyle bir şeyi. artık orada ne içirdilerse bize. stand-up'la şaklabanlık arası şeyler yaptım. ama acayip keyif aldım. kendimi buldum diyebilirim. hatta öyle ki salondakilerin kahkahası cem yılmaz gibi hissettirdi. o derece.
şimdi bu hikayeyi niye anlattım?
sonu bu denli kesin olan şu üç günlük hayatta diyorum; çok da "şey yapmamak" lazım. rahat ve kendi olmalı insan. kim ne der, ayıplar mı kınar mı yoksa köşe başlarında dedikodumu mu yaparlar diye düşünmeden kendi doğrusunu yaşamalı. bize bahşedilen eni konu bir hayat var zira. elbette bu basit gerçeği anlamak çok yılımı aldı benim. ha yazdıklarımı kendim uygulayabiliyor muyum? tabi ki hayır. ama çabalıyorum. çabalıyorum. ve işbu yazı nereye evrilecek çok merak ediyorum..
hani geçip giden bu yılı bir cümle ile özetle dersen, vatansız mülteciler gibiydim. hiç bir yere sığamadım. kimseye yaranamadım. işe gittim. eve döndüm ekseriyetle. bir de işte her gün yazdım. hepsi bu.
şimdi işte; yılın bu son gün ve son saatlerinde evde oturmuş bunları yazıyorum. lakin böyle yağışsız, soğuk kış günlerinde fena halde hüzünlü şarkılar dinlemek istiyor insan.
niye bilmem? ama öyle.
hem her vakit, her şeyin bir sebebi olmamalı. bizi diyorum zaten öldürecekse bu nedensellik öldürecek sevgilim.
niye bilmem? ama öyle.
hem her vakit, her şeyin bir sebebi olmamalı. bizi diyorum zaten öldürecekse bu nedensellik öldürecek sevgilim.
son tahlilde bak bu yıl da bitti, artık önümüzdeki yıllara bakalım.
olur mu?
olur mu?
.
*mevlana idris - herkes gider
*mevlana idris - herkes gider
