monika diyor adam. monika. hiç oralı değil. kâh öz çekim yapıyor. kâh kuşları çekiyor. sol busesini adalar'a yaslamış. siyah montlu. kısa kumral saçlı. güzel monika. deklanşöre her bastığında yüzünde güller açıyor. güneşi gülüşüne sığdırıyor*
hayat diyorum bugün monika'ya güzel.
hoş kuşlara ve denizden taşan güneş şavkına bakıp mutlu olmayan insan var mıdır?
galiba diyorum hayat bugün bana da güzel İbrahim.
hem güneşi, hem kuşları, hem de hayat dolu monika'yı gördüm.
.
hem güneşi, hem kuşları, hem de hayat dolu monika'yı gördüm.
.
halbuki bir haftalık karanlıktan az evvel çıktım. bunun için güneşe ve elbet yaradan'a müteşekkirim. aslında pek keyfim ve halim olmasa da güneşin iyileştirici gücüyle indim sahile. her zamankinin aksine bugün batıya değil de doğuya yöneldim.
sahilin bu yanı keşfedilmemiş bakir kara parçaları gibi. batıya oranla daha sakin. daha az insan. daha az gürültü. daha az kirlilik. iki ileri bir geri gittikten sonra altın eldivenli lokantanın güneşi en güzel masasına çöreklendim.
.
.
yaklaşık bir saattir güzelleşiyorum. güneşi sağ şakağıma aldım. sağım sıcak. solum serin. martı sesleri zaman zaman motor seslerine ilhak olsa da hakim ses, beyaz kuşlarınki. garson çok kibar. rüzgar üşütmüyor. iyot kokusu tam kararında. daha ne olsun İbrahim? hani biraz cesaretim ya da yanımda bir deli daha olsa denize bile girerdim. o derece..
..
geldiğimde sadece bir masa doluydu. şimdi ise bir kaç masa boş. diğerleri hep dolu. benim gibi güneşi gören kendini sahile vurmuş anlaşılan. kuşlar şen şakrak uçuyor bugün. vapurlar raks ederek yol alıyor. hatta dikkatli bakarsanız adaların el ele tutuşup halay çektiğini bile görebilirsiniz. köşedeki mendirek durur mu? o da olduğu yerde başının aşağı yukarı sallayarak tempo tutuyor tüm bu şamataya.
..
son tahlilde güneş diyorum sevgili dostlar, romalılar; çok büyük nimet. yaz kış kıymetini bilelim. ona iyi davranalım. gözümüzden sakınalım. bilim adamlarını dinleyelim.
.
monika da -babası olması muhtemel- yaşlı adamı nihayet dinliyor. yüzünü ona, sırtını adalar'a dönüp gülümseyerek poz veriyor şimdi. yaşlı adam iki güzelliği aynı anda ölümsüzleştiriyor. rüzgar üşütmeye, güneş etkisini yitirmeye başlıyor. kibar garsona seslenip havadaki boşluğa bir şeyler yazar gibi hesabı istiyorum. gitmeden son bir kez, sanki sevgiliyi evine uğurlar gibi güneş ışınlarını hizalayarak adalar'dan tarafa bakıyorum. üç vakte kadar buluşma hayali kuruyorum..
.