- ama filmlerde öyle değil anne dedi hareket halindeki arabanın bir özelliğinden bahsederken.
-hayat, bir film değildir oğlum dedi annesi en otoriter sesini kullanarak.
bu kez kendinden beklenmeyecek hazır cevaplılıkla yapıştırdı yanıtı ergen.
-ama hayatımız da bir film değil mi anne?
sessizlik oldu bir süre.
aslında
haklıydı ergen bir bakıma hepimizin hayatı ayrı bir filmdi başı ve sonu
olan. kiminde müziğin kiminde dramın kiminde ise korkunun ağır bastığı
mutluluğun ve hüznün nöbetleşe görev aldığı, iyilerin ve kötülerin
olduğu. lakin hayatın filmden ayrı tek önemli gerçekliği beğenmediğimiz
sahneleri çıkartıp yeniden çekemeyişimiz olması!
.
joan baez - 500 miles
beklemek
-
metro istasyonunun serin, derin ve loş ışığında gelecek treni bekliyoruz.
biraz uykulu. biraz düşünceli. biraz yalnız. ömrümüz diyorum zaten hep bir
şeyle...