asıl adı tarık'tı. şalvar tabir edilen bol pantolon giydiğinden olsa gerek…
yazının devamı »şirkette ve bu yollarda son günlerim artık. her türlü yıkımına karşın bu işyeri…
yazının devamı »* çoğunluk sevmeyiz ya amerikayı. kaldı ki ve sanırım dünya üzerinde de kendi…
yazının devamı »tuhaf olan belki de önceki gün suya kıyısı olan herhangi bir yerde pansiyon i…
yazının devamı »-her nerede insan varsa, bil ki; izlenmek ve anlaşılmak ister. mesela sovyet…
yazının devamı »duydum ki unutmuşsun gözlerimin rengini muhayyerkürdisini hüsnü şenlendirici k…
yazının devamı »yine yeniden ve çok fena takıldım ben bu unforgiven'e. öyle olunca kulağıma…
yazının devamı »bamya değil de pırasayı çok severdim. asker ocağında nerdeyse her gün yedikten …
yazının devamı »-peki mutlu musun? dedi -hönk dedim kaldım. beklemediğim bir soruydu. ya da be…
yazının devamı »dün sabaha karşı kendimle konuştum ben hep kendime çıkan bir yokuştum yokuşun…
yazının devamı »olacağı varmış olmuş deriz ya hani. yahut akacak kan damarda durmazmış veya su…
yazının devamı »transistörlü bir radyo gibiyim bugünlerde. bir iyi bir kötü... yayınları net …
yazının devamı »taa eskilerden uzaylı dizilerden biriydi. sanırım uzay bin dokuz yüz doksan do…
yazının devamı »- fakat müzeyyen bu derin bir tutku dedim alkım'daki görevliye. şöyle bir g…
yazının devamı »değil yıllar geçtikçe yirmidört saat içinde saatten saate değişiyoruz..... -…
yazının devamı »- kendine iyi bak dedi kadın, ineceği istasyonda hareketlendiğinde adama. - t…
yazının devamı »internet arızalı burada. ama karşıdaki istasyon yazma iştahımı kabartıyor her …
yazının devamı »müstearımı pek beğenmeyip o güzel burnunu kıvırmıştın ya hani! ben seni yine …
yazının devamı »o zamanlar daha olric yoktu. öyle modern günlükler, moleskineler de yoktu . yah…
yazının devamı »doğru, hayat ne kitaplardaki gibidir ne de filmlerdeki gibi. belki de böyle old…
yazının devamı »