130- acılı - kıyılar mutedil açıklar kaba dalgalı

130- acılı




hani bazen olur ya. durduk yere insanın canı acı çeker. acılı bir şeyler yemek ister. ne bulursa artık. turşu, çiğ köfte, lahmacun. biraz onun gibi. biraz değil. bu sabah sert esen rüzgara karşı yürürken canım acayip arabesk çekti. ne olursa artık. müslüm, ferdi. bergen. tüdanya.  belki efkârdan. belki değil. 
.