öyle bir şey-ler- ki
yalın ama çarpıcı şey-ler mesela
taze demlenmiş çayın kokusu kadar baştan çıkarıcı
yağmurdan sonra yayılan toprak kokusu kadar huzur verici
ama ve asla afili olmayan bir şey-ler
yazabilirsem şayet
kaç gündür mideme oturan, nefes almamı engelleyen o büyük şey kalkıp gidecekmiş gibi bir his var içimde
fakat önce el çantamı minibüsün torpidosuna koymalıyım bayım
yanılıyor da olabilirim elbet
ama işte bir de şarkı, yok hayır melodi var
kafamın içinde dönüp duran adını bulamadığım bir türlü
ve çocuk masumluğumuz son günlerde
yanlış giden bir şey-ler var
hiç bu kadar mağlup görmemiştim kendimi oysa
kuşlar bile bir garip uçtular bu akşamüstü
lodos dedi haber bültenleri
şehir hatlarında anons etmişler dışarıda durmayın diye
ama ya kuşlar
onlara kim söyleyecek
şarkılar cevapsız, sorular işaretsiz
ve hem kim bilecek
haziranda zorsa ölmek ara'lıkta nefes almak nasıl mümkün olur
üstelik öldürmeyen ama yaşatmayan da
koyu bir arafsa bu karanlık
bana kalsa saatlerin ayarıyla hiç oynamamalıydık
şimdi kaç saat ilerideyiz ya da kaç yıl geride
sabahların ve dahi akşamların bu alacakaranlığının hesabını kim verecek