karışık - kıyılar mutedil açıklar kaba dalgalı

karışık

çocuk
üstüne bir şey alsaydın oğlum. bu bahar sıcağına aldanma çarpar adamı” diyor.
25, 30, 40 kaç yaşında olursa olsun evlatlar hala korunup kollanması gereken küçücük bir çocuk anne gözünde ve yüreğinde.
bi’şey olmaz” diyorum ama yaklaşık kırk dakika sonra omzumdan sağıma dönemediğimde rüzgara çarpıldığımı anlıyorum.
25,30,40 kaç yaşında olurlarsa olsunlar. evlatlar hala büyük sözü, anne sözü dinlemeyen birer çocuklar.
.
zaman
duvardaki yahut telefondaki takvime bakmadan anlayamıyorum hangi zamanda olduğumuzu. bir sürü sebebi olabilir. ama ve galiba en mühim nedeni; geleceğe dair bir beklenti ve ümidim olmaması. fena. çok fena..
.
kahve
yine de güzel şeyler yok değil hani. misal, balkona oturup, dünya uyanmamışken daha sabah kahvesi içmek. müzik eşliğinde iki satır bir şeyler karalayabilmek hala.. güzel. çok güzel..
.
pelür
heybeli ve burgazada dünkü gibi net gözükmüyorlar. belli belirsizler. sanki resim defterindeki o hışır hışır, pelür kağıdına benzer, ince bir zarın arkadındaymış gibi silikler. ama orada olduklarından emin olmak güzel. istediğin vakit bir vapura atlayıp gidebileceğini bilmek.
.
broadchurch 
görünüşte bir ada polisiyesi. ama bana kalsa sağlam, çok sağlam bir drama. ve eşssiz manzarasıyla bir pastoral sergi adeta.  hinterland'ı sevenler bunu da çok sevecek. eminim. ben kendim. bir haftada üç sezonu yedim bitirdim. öyle sevdim. bir de dedektif bay hardy'nin yardımcısına millaarr deyişine hasta oldum. evet.
.
bazen
hayat bazen; sallama çay gibidir. sevmezsin ama içmek zorunda kalırsın.
.
çay
normalde ve böyle güzel havalarda insan sevdikleriyle deniz kenarına iner ; "garson, 2 çay. biri açık" der. sonra sigarasından derin bir nefes çeker. ve mühim bir şey söyleyecekmiş uzun uzun, moda'dan bakırköy'e bakar. ama hiç bir şey söylemez. söyleyemez.
  .
leyla
biz çocukken güzeldik leyla. çocukluğumuz çünkü sıcaktı. naifti. sevecendi. tüm yoksulluğumuza ve yoksunluğumuza inat bizi biz yapan değerlerimiz vardı.  oyunlarımız sahiciydi. sevgilerimiz gerçekti. kavgalarımız mertçeydi. dostluklarımız ebediydi. beğenilerimiz samimiydi. biz eskiden diyorum sevgili leyla; çok güzeldik. 
.
istek
renkli bir kart at bana. mekke yahut kudüs şart değil. istanbul içi de olur.