302-kirli sakal - kıyılar mutedil açıklar kaba dalgalı

302-kirli sakal




balkonda, bu cumhuriyet güneşinin altında yaklaşık beş dakikadır telefonuma yansıyan aksime bakıyorum. ilk kez görüyormuş gibi her bir detayıma bakıyorum. ama en çok da ak düşmüş şakaklarıma. sonra alnımın üstünde seyrelmiş ve yine yer yer beyazlamış saçlarıma. nihayet dört günlük sakalıma. çatılmış kaşlarıma. gülmeyen sıfatıma baktım uzunca bir süre. belki bir yüzyıl kadar. bana bir şey söylemesini, bir işaret vermesini ister gibiydim sanki. hiç bir şey söylemedi. bir işaret de çakmadı sıfatsız herif. kendi işini kendin gör der gibiydi. kapadım gözlerimi ben de. güneşe ve kulağımdaki müziğe teslim oldum. öyle ki sevr’i getirseler önüme imzalayacak kadar yorgundum. hedefsizdim. karışıktım. ama güneş ve müzik kesin tedavi olmasa da yara bandı oluyorlardı içimdeki kesiğe. şarkılardaki sözlerden çok duyguya ihtiyacım vardı. ve tabi ki güneşin o sıcak şefkatine. gözlerimi hiç açmak istemedim. bir kaç yüzyıl kalabilirdim böyle. hatta ölebilirdim. ama uzun uzun çalan telefonum hiçbirine izin vermedi. 
.