175- piraye’nin yorgun kedileri - kıyılar mutedil açıklar kaba dalgalı

175- piraye’nin yorgun kedileri




haziranın son demleri. istanbul yine haddinden fazla sıcak. piraye cafe’de dut ağacının altında manuş baba dinliyorum. burası serin. burası yahşi. arada esen rüzgar tüm harareti alıyor. üstelik garsonun kendi özel yapımımız diye pazarladığı limonatası da başarılı. ama biraz takatsizim. cafenin kedileri gibi yorgun, telaşsız ve biraz umursamazım. hemen girişteki masada pervasız bir bekleyiş içindeyim. insanlara bakıyorum. susamış gibi anlattıkları, birbirleri üzerine saçtıkları yarım yamalak cümlelerden anlamlı hikayeler, makul hayaller çıkarmaya çalışıyorum. olmuyor. fazla uzağa gidemiyorum. ikide bir önümden geçen kediler konsantrasyonumu bozuyorlar. sanki bana bir şeyler anlatmaya çalışıyor da ben anlamıyor gibiyim. 
anlamıyorum..
.