159- 58. mektup - kıyılar mutedil açıklar kaba dalgalı

159- 58. mektup




içimde henüz tomurcuklanmamış bile, iğne ucu kadar bir umut. yaza dair. sana dair. hande mehan bir kızıl goncayı söylemeden az evvel. akşamüstü esmeye başlayan haziran yelinden biraz sonra. aslında hayat bu fasıl kadar kısa işte. ama bir o kadar da uzun işte sevgilim. cemal süreya şüphesiz haklı bu bahiste. ben de haklıyım. ama ispat edemem. 
oysa aylar sonra cemil meriç’in jurnal’ini okumaya yeniden başladım. tıpkı pulsuz mektuplara yeniden döndüğüm gibi. ama kaldığım yerden değil karışık okuyorum. tıpkı şarkıları dinlediğim gibi. bir baştan. bir sondan. bir ortadan. hem bugüne kadar kurallara düzene intizama uyduk da ne oldu? 
bazen böyle bırakıyorum her şeyi. okumayı, yazmayı hatta dinlemeyi. gözlerimi kapatıyorum. rüzgarın ruhumu yönlendirmesine izin veriyorum. çok tanıdık hislerle karşılaşıyorum o vakit. fakat geçmişle mi gelecekle mi alakalı olduğunu çözemiyorum. ama yine de mutlu oluyorum kısa süreliğine. hani bazen ve aniden içe dolan saniyelik, sebepsiz sevinç halleri gibi. kısa süreli yaz sağanakları gibi. 
içimde diyorum bu akşam kocaman bir umut.. hazirana dair. sana dair..
.