anyway..
.
sabah televizyonu zaplarken benim de feneryolu’ndan eski komşum olan ilhan şeşen’in cenaze törenine denk geldim. klasik olarak eski yeni tüm şarkıcılara mikrofon uzatıldı. doğal olarak kimse kötü adamdı demedi. daha çok iyi ve önemli müzik adamlığından dem vuruldu. en son işte betül demir sanki bir filmin galasından çıkmış da o filmi yorumluyormuş gibi önemli bir müzik adamıydı vs vs deyince önce stephen r.covey’in girişteki cümlelerini hatırladım. sonra da uzak yakın bloggerların kadıköy caferağa cami’nin küçücük avlusuna sığıştığı bir blogger cenazesini yani kendi cenazemi gözümde canlandırdım. yetmedi, çıkışta da blogforum.net'ten bir arkadaşın uzattığı mikrofona konuşan bloggerları hayal ettim!!
…
psikopati: nazım hikmet piraye cafe onu çok özleyecek. zaman zaman bir araya gelip beşiktaş’ı ve memleketi kurtardığımız bu yer onun için çok özeldi. öldükten sonra tüm blog yazılarımı yakıp küllerini cafe bahçesindeki havuza serpmemi istedi ama tabi ki bunu yapmayacağım..
.
biLader : beşiktaş’ı, sinemayı ve fotoğrafı çok sevdi. beşiktaş’ın hali ortada. sinema yorumlarını sevmezdim ama izlediği filmleri severdim. içinde insan olan fotoğraflarını daha çok sevdim. ama ben en çok onun biladerim olmasını sevdim. devamlı blog açıp kapamama sinir olurdu. buradan söz veriyorum. en son yazdığım blogum son blogum olacak. yazsam da yazmasam da kalacak. siz de fellik fellik yeni blogumu aramak zorunda kalmayacaksınız. görüyorsunuz değil mi biladerim ne iyi bir adam. giderayak blogger camiasına iyilik yapıyor! unutmayacağız..
.
drifter : uzun ayrılıklar sonrası istanbul'a dönüşlerimde şimdi bana istanbul'u kim update edecek. metrosundan metrobüsüne, kuş cıvıltısından, inşaat gürültüsüne, vapurunun denizin üstündeki köpüğüne kadar… kim tarif edecek sorarım bayım. kim?
sizi bilmem ama benim için büyük bir kayıp. fanatik bir cimbomlu olarak onun için son sözüm; mertens'in muslera'nın yeri doldurulur lakin bir mithad selim daha gelmez bayım. daha gelmez.
sizi bilmem ama benim için büyük bir kayıp. fanatik bir cimbomlu olarak onun için son sözüm; mertens'in muslera'nın yeri doldurulur lakin bir mithad selim daha gelmez bayım. daha gelmez.
.
enis diker : Allah taksiratını affetsin. bir gün hepimizin gideceği yer orası. felsefi açıdan biraz zayıf ama edebi ve nostaljik açıdan kuvvetli bulduğum bir arkadaşımızdı. gitmeden yazı fontlarını büyütseydi iyi olacaktı.
.
evde yazar: evde yazımı yarım bıraktım da geldim. çok değerli bir blogcuydu. üzgünüz.
.
.
pelin pembesi : paylaştığı filmlerini, fotoğraflarını ve biladeriyle arkadaşlıklarını ilgiyle izlerdim. bu cuma çok üzgünüm çok.
.
sinan gcl : doğrusu kendisini yakınen tanımazdım. ama yazılarından iyi bilirdim! hatta blogforum.net'e davet etmiştim. kendi kendine konuşur gibi yazıyordu. blog aleminde de öyle yaşadı. bizim topluluğa pek yanaşmadı. lakin güncel bloglar listemizin en aktif blogçularından biriydi. böyle bir üyemizi kaybettiğimiz için üzgünüz.
.
dövüşürken hanımefendi değilim: oysa ben onun bir gün yine yorumları açabilme ihtimalini sevmiştim. ama bizi ebediyen bırakıp gideceğini hiç düşünmemiştim hiç. yüz yaşıma mektuplarına o kadar çok inanmıştım ki..
ekmekçi kız : "her şey olur, her şey büyür her şey geçer, hayat kalır." bir de mithad selim'in istanbul yazıları ve fotoğrafları. istanbul ve adalar bize emanet başkanım gözün arkada kalmasın.
.
cemaatten bir vatandaş : merhumu tanımam. katılan sayısını az görünce sevaptır diye namaza iştirak ettim. allah taksiratını affetsin. geride kalanlara sabır versin.
..
zorunlu edit: baskılara boyun eğdik. salt bu yazı için ve ayrıca bayrama, yaza, hazirana merhaba kampanyası olarak yorumlar kısa süreliğine aralanacaktır. sonrası ne olur bilinmez..