trende yahut otobüs de ineceğim durağa metreler kalıncaya kadar elimdeki kitabı okumaya, kulağımdaki müziği dinlemeye devam edip dönerin son lokması ile ayranın son fırtını denkleştirdiğim gibi ama pek bir apar pek bir topar vaziyette ve de tam da otobüs durağa, tren istasyona intikal ettiğinde kitabı çantaya koyup telefonun kablosunu muntazaman sarmaya muvaffak olmayı seviyorum.
.
.
onur akın - seviyorum seni
beklemek
-
metro istasyonunun serin, derin ve loş ışığında gelecek treni bekliyoruz.
biraz uykulu. biraz düşünceli. biraz yalnız. ömrümüz diyorum zaten hep bir
şeyle...