kısmet - kıyılar mutedil açıklar kaba dalgalı

kısmet

acıbademdeyim. aslında hacı başar diyorlarmış 1955'den beri. işim varken iş açtım başıma. görüşeceğim kişi trafiğe takılmış. bilirsin istanbul ve cuma trafiği. karnım pek aç değil ama bir şeyler yemek istiyorum. daha çok oturmak ve izlemek insanları. haziran normallerine göre serin bir hava. ve güzel insanlar geçiyor buradan. ama yine de sayılı bir vakti beklemek çok sıkıcı. hem sevmem bekletilmeyi ve de bekletmeyi. ama cem karaca çalıyorlar. bu iyi. garsonlar da kibar ve ilgili. yemeği de fena değil hani. yemekten sonra çay söyledim. güzeldi. vaktim de vardı ikincisini söyledim ilkine güvenerek. tanju okan çalmaya başladılar. bu daha da güzeldi ama ikinci çay... demlenmedi daha, biraz bekleyebilir misiniz diyebilirlerdi. vaktim de vardı hem. çiğ şeyleri sevmem. çay da dahil buna. bahşiş bırakmamamın cimrilikle alakası yok. ikinci çaya takığım. ama nazan öncel'in yeni albümü çıkmış. böyle konuşma isimli şarkısını çok dinledim. çünkü beğendim. tam çıkarken barış manço ali yazar veli bozar diyordu. mesaj olabilir miydi. sanmıyorum. görüşeceğim kişi bir saat sekiz dakika gecikti. ama görüşme çok iyi geçti. bundandır kelebek gibi uçmam bülbül gibi şakımam cumayı cumartesiye bağlayan bu tuhaf yaz gecesinde. ama dedim ya işte bekletilmeyi sevmem.
iş mi? bakalım kısmet!
.
cem karaca - tamirci çırağı